HABER MERKEZİ- ELİF AYDEDE ÖLMEZ/ Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan 'yeni anayasa' tartışmalarıyla ilgili olarak "Yeni anayasayı kendimiz için değil, ülkemiz için istiyoruz. Benim tekrar seçilme veya tekrar aday olma gibi bir derdim yok" dedi.
Budapeşte'de Macaristan Başbakanı Viktor Orban'ın ev sahipliğinde Türk Devletleri Teşkilatı Zirvesi'nden dönüşte gazetecilere konuşan Erdoğan, yeni anayasa konusunda Cumhuriyet Halk Partisi'ne çağrıda bulundu: ''Bütün mesele, acaba Cumhuriyet Halk Partisi de bizlerle ortak, müşterek bir sivil anayasa yapma yolculuğuna çıkar mı? Önemli olan bu. Diyoruz ki, gelin el ele verelim. Komisyonlarımızı kuralım ve bu komisyonlarla beraber sivil anayasayı bir an önce oluşturalım ve milletimize takdim edelim.''
Anayasanın ilk dört maddesi ile ilgili herhangi bir sorunları olmadıklarını belirten Erdoğan, ''Ortada ilk dört madde ile ilgili bir sorun olmadığına göre, sadece yol haritasını belirleyeceğiz. Süratle heyetlerimizi oluşturabiliriz. Başbakanlığım döneminde böyle bir çalışmayı yapmıştık, yine yapabiliriz, fazla vaktimizi almaz. Yeni anayasayı kendimiz için değil, ülkemiz için istiyoruz. Benim tekrar seçilme veya tekrar aday olma gibi bir derdim yok. Atacağımız adımlarla ülkemizin itibarını nasıl yükseltiriz, derdimiz bu.'' dedi.
"Evlatlarımıza Terörsüz Türkiye Bırakacağız"
PKK'nın hem silah bırakma hem örgütü feshetme kararına ilişkin süreç ve yol haritası sorulan Erdoğan, şöyle konuştu: ''Evlatlarımıza bırakacağımız en önemli miras Terörsüz Türkiye olacak. Yıllarca süren acıların, kayıpların ve mücadelelerin ardından bu noktaya gelmek, gerçekten umut verici. Şehit cenazelerinde hissettiğim tarifsiz acıların, yüreklerimizi dağlayan terör eylemlerinin gölgesinde, bugün bu başarıyı görmek benim için tarifsiz bir gurur kaynağı.''
'DEM'in farkını ortaya koyması hayırlı olacaktır'
MİT ve diğer kurumlarla işbirliği içinde 'Terörsüz Türkiye' ile ilgili çalışmaların kontrollü bir şekilde devam ettiğini belirten Erdoğan, DEM Parti ile ilgili şunları söyledi: ''Diğer taraftan, silah vesayetinden kurtuldukça, DEM Parti de siyasi mücadelesini çok daha farklı bir şekilde sürdürme fırsatını yakalıyor. Mecliste 50’nin üzerinde milletvekilleri bulunuyor. Siyaseti çok daha güçlü bir şekilde sürdürebilmesi DEM’e yeni avantajlar sağlayacaktır."
Başarır, "Erdoğan'ın Zaten Aday Olma İmkanı Yok"
Öte yandan, CHP Grup Başkanvekili Ali Mahir Başarır, TBMM’de düzenlediği basın toplantısında Erdoğan’ın adaylık süreci açıklamalarını değerlendirdi. Başarır, Erdoğan'nın anayasa konusundaki açıklamalarının anımsatılması üzerine de şunları ifade etti:
“Şimdi şunu net bir şekilde söyleyeyim. Eğer bu ülkenin itibarını düşünüyorsa Silivri'ye dönüp bakacak. Milletvekili orada, 15,5 milyon insanın oyuyla aday gösterilen İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanımız orada; Şişli, Esenyurt, Beşiktaş belediye başkanlarımız orada, sanatçılar orada. Sen bu ülkenin itibarını düşünüyorsan Türkiye'nin hukukunu, adaletini bu hale getirmeyeceksin. Bakın Türkiye'den insanlar, yatırımcılar kaçıyor. Hiç kimsenin hukuki güvencesi, hukuki güvenliği yok. Sen bunu düşüneceksin. Sen zaten "bir daha aday olmayacağım" diyerek bana bir lütufta bulunmuyorsun. Senin kendin yaptığın anayasaya göre bir daha aday olma imkanını yok."
"Seçimi Getir, Sandığı Koy"
Erken seçim çağrısında bulunan Başarır sözlerine şöyle devam etti: "Kasım'da bir seçim olsun, bu ülkeyi kurtaralım. O zaman erken bir seçim olabilir ve bu halk rahatlayabilir dedik. Buna da izin vermiyorsun. O zaman demek ki sen aday olmayacaksın. Yeni anayasayı da ilk seçimde gelecek olan iktidar milletvekilleri bu partide, bu Mecliste yapacak. Ama ülkenin itibarını düşünüyorsan yargı bağımsızlığını getireceksin, şeffaflığı getireceksin, şu parlamentoyu güçlü kılacaksın, denetimi güçlendireceksin; yolsuzluğun, haksızlığın, hukuksuzluğun, adaletsizliğin üzerine gideceksin. İtibarı buradan kaybediyoruz. Bunlar lafla da olmuyor. Ama son olarak yine söylüyorum. Anayasaya göre aday olamazsın. Sen anayasa yapamazsın. Yapacağın tek şey bu ülkeyi seçime götürmek, sandığı koymak ve 86 milyonun da görüşlerine, iradesine başvurmak. Bakalım kim haklı, kim haksız? Kim güçlü, kim güçsüz? Silivri'dekiler mi haklı, Recep Tayyip Erdoğan, Beştepe'dekiler mi haklı? Halk karar versin buna.”